Eşsiz Sessizlik

   Sessiz hatıralar takvimi yüreğim. Anı lodoslarında yaşlanmış yıllarım. Göz çehrelerimde yüklü bir hasret. Üşüyor içimdeki yalnızlığın sarılıp benimseyemiyorum, korkuyorum çünkü onuda sahiplenmekten. Bir umut beklediğim, biliyorum kaderime keder eklediğim, virane yasların şeceresinde derbederliğim.

   Düşün devri alemin diyarlarına sığdıramadığım bir yük sırtımda. Direndikçe kaldırmaya altında ezilen benliğimin haykırışları eşsiz bir sessizlikte. Küstüm geleceğe genede müdavimim kaderin oyunlarına. Huzursuz bir tereddüt niteliksiz kılıyor kararlarımı. Harelenmiş bakışlarım pare pare silüetlerinin baskısı altında. Bir görsem pir görsem aklanır bu içimdeki maraz. Daha ne kadar araz sunacağım içimdeki senli sensizliklere.

   Sessizlik aksanı sesimdeki titreme. Lalezar hayallerimin diken tarlalarında cebelleşmesi bu kıstas. Engelliyim sevgide yada ulaşılamıyor bendime. İşgal edilmiş zihnimde teokrasine hüküm kifayetsiz bir alıkonulmuş  arzu var sana karşı. Üstelik özerkliğim zapt edilmiş kahrolmalarım en baştan öksüz bırakılmış. Şefaat mahkumu yaşantılarım kaleme sığdırmaya çalıştığım. Daha kendime anlatamadım sana nasıl kanıtlıyım.

   Eksikliğe adapte olmuş tesir ettiklerim. Kanaat notundan kalmış içimdeki yalnızlıklar. Nefsim itaatkarlıktan uzak biat etmiş kendiliğini . Esir eserlerime fesih isteyen serzeniş ithamlarıma sağır verilmiş sözlerin. Tahammülü kalmadı artık kaybettiklerimin. İthaf ediyorum ölü aşıkları , kaybolmadan bedenim bu yolsuzluklar sukünetinde. Yoruldum, tek başıma koyulduğum bu yolda. Her iki manada da...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Asal Masal

MUTSUZ MUT

KIRK AKILLI BİR DELİ